Değerli okuyucularım, bugün sizlere gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerin en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olan demir eksikliği anemisi hakkında bilgilerimi aktarmak istiyorum. Özellikle son zamanlarda halsizlik, güçsüzlük, baş ağrısı, sinir hali, değişen derecelerde yorgunluk gibi şikayetleriniz varsa demir seviyelerinizi kontrol ettirmenizde fayda var!
Demir, oksijen taşınması, depolanması, büyüme, bağışıklık, kas aktivitesi, kemik gücü ve sinir sistemi ile ilgili diğer birçok metabolik fonksiyon için oldukça elzem bir mineraldir.
Özellikle demirin vücutta sentezlenmeyen dışarıdan alınması gereken bir element olduğunun da altını çizmek isterim. Eksikliğinde halsizlik, sürekli yorgunluk hali, konsantrasyon problemleri, fiziksel aktiviteler sırasında nefes nefese kalma, baş dönmesi, göz kararması, ve danışanlarımın en çok ilgilendiği konu kilo veriminde zorluk görünmektedir. Vücutta demirin çoğu hemoglobin yapısında bulunurken miyoglobinin bileşiminde de yer almaktadır. Hayvansal kaynaklı besinlerden alınan demir (emilim oranı yaklaşık %25), bitkisel kaynaklı besinlerden alınan demire (emilim oranı yaklaşık %5) göre daha kolay emilmektedir. Diyetle alınan demirin %10’u emilmektedir ve ince bağırsağın üst kısmından emilim gerçekleşmektedir. Dünya Sağlık Örgütü hemoglobinin 15 yaş üstü erkeklerde <13 g/dL, kadınlarda <12 g/dL, hamile ve çocuklarda <11 g/dL’nin altında olmasını anemi olarak tanımlamaktadır.
Peki En Çok Eksikliği Kimlerde Görülür?
Demir eksikliği genellikle büyümenin çok hızlı olduğu küçük çocukluk ve ergenlik çağı ile hamilelik döneminde görülür. Prevalansına bakacak olursak okul öncesi çocuklarda %47.4, gebe kadınlarda %41.8, gebe olmayan kadınlarda ise %30.2’dir.
Demir Eksikliği Anemisinin Sebebi Nedir?
Demir eksikliği anemisinin birden çok sebebi olabilmektedir. Bu sebepler beslenme ile yetersiz demir alınması, ince bağırsak patolojilerine bağlı emilim problemleri, bebeklik ve adölesan dönemindeki artmış fizyolojik demir ihtiyacı ve uzun süren menstrüasyon dönemi kanamaları şeklinde sıralanabilmektedir.
Günlük Gereksinim Miktarı Nedir?
Erkekler için 10 mg, kadınlar için 18 mg, gebelik dönemi için 27 mg, emzirme dönemi için 18 mg, ergenlik dönemi için 15 mg olarak belirtilmiştir.
Demir Kaynaklarına Değinecek Olursak…
Demir birçok besinde doğal olarak bulunmaktadır. Et ve et türevleri, yumurta, balık, yeşil yapraklı sebzeler, pekmez, kuru meyveler ve tahıllar demir içeriği yönüyle zengindir. Diyette C vitamininin bulunması demirin emilimini artırır. Kalsiyum demir emilimini engeller dolayısıyla demir eksikliği anemisi olan bireylerin kalsiyum kaynaklarını öğünlerden sonra tüketilmesi önerilmektedir. Tahıllarda demir emilimini engelleyen fitatların etkisinin ortadan kaldırılması amacıyla ekmek mayalandırılarak yapılmalıdır. Yemeklerden hemen sonra tüketilen çay ve kahvenin de demir emilimini olumsuz etkileyeceği unutulmamalıdır.
Son olarak eğer demir eksikliği anemisi riski taşıdığınızı düşünüyorsanız mutlaka hekime danışıp kan tahlili yaptırmanızı tavsiye ederim. Anemi varlığında beslenme ile depoların doldurulması tek başına yeterli olmayıp mutlaka takviye kullanılması gerekmektedir. Takipçilerim ve danışanlarımdan gördüğüm üzere toplumumuzda demir eksikliği anemisi yaşayan bireylerin depolarını doldurabilmek adına pekmez ve kuru meyve tüketiminin fazla olduğunu görmekteyim. Maalesef bu tüketim fazla miktarda basit karbonhidrat ihtiva ettiği için diyabet riskini artıracağı unutulmamalıdır.
Sağlıklı günler dilerim.